Fala İnanır mısınız?

Merhaba Sevgili Blogseverler :)

Bugün sizlere en yakınlarımın bile çok azının bildiği bir anımı anlatacağım.

Öncelikle sormak istiyorum, fala inanır mısınız? Cevabınız ''Evet'' ise bu yazıyı okuduktan sonra inanmaktan vazgeçebilirsiniz, benden söylemesi.

Öncelikle benim fal geçmişimden biraz bahsetmek istiyorum. Zamanında fal baktırmak bana o kadar keyif veriyordu ki; benim kadar fal delisi olan çok azdır bence. Öyle ki Türk kahvesinin tadını o kadar da sevmediğim halde sırf fal bakarlar mı acaba diye kimi görsem kahve yapıp ''Fal bakmasını biliyor musun?'' diye soruyordum.

Yahu bu ne saçmalıktır, belki karşımdaki fal bakmasını bilmiyor. Nasıl bir psikopatlıkmış benimkisi. İçimde bir umut, belki bakmasını biliyorlardır diye ısrar ediyordum bir de. Şimdi düşünüyorum da, tam bir baş belasıymışım o zamanlar :D

Gel zaman git zaman, tabii kimse bana fal bakmıyor, Ben de nerede bir ''kahve sizden, fal bizden'' afişi görsem gidip o cafede kahve içiyorum. Fakat zaman geçtikçe bu da tatmin etmiyor beni. En iyisi kendi falıma kendim bakayım diyorum. İçtiğim fincanlardaki şekillere anlam yüklemeye çalışıyorum, inanıyorum.

Sonra bir gün tellwe.com diye bir site keşfettim. İçtiğin kahvenin fotoğrafını çekiyorsun, neyi merak ettiğini, kaç yaşında olduğunu falan yazıyorsun ve sitedeki istediğin bir falcı fotoğraflarını yorumlayıp falını yazarak sitedeki profiline mesaj olarak yolluyorlar. Üstelik her gün 1 fotoğrafı ücretsiz yorumlatabiliyorsun.

Nasıl bağımlısı oldum sitenin anlatamam. Ne kadar çok inandığımı da.

Bir gün bu sitedeki ''falcı olun'' yazısı dikkatimi çekti. Pek bir meraklıyım ya, ''Falcı da olalım bakalım, neymiş bu perdenin arkasındaki gizem..'' dedim ve falcı olmak için başvurdum. Önce deneme amaçlı 5 tane fincan yorumlattılar bana. Onay sürecinden sonra hemen falcılar listesine alındım.

Sürekli fincan geliyor. Bu arada profilime aşk falı baktırmak isteyenlerin sevdiği kişi ve kendisinin doğum tarihini yollamalarını istiyorum. Çoğu falcı kopyala-yapıştır yapıyor. Ama ben tek tek burç uyumlarına göre anlaşma düzeylerini hesaplıyorum, biraz da kendi yorumumu katıyorum. Olumlu şeyler yazıyorum çoğunlukla. İnsanlar mutlu oldukları için hep beni seçiyorlar. Ve bir anda sitenin en çok talep gören ve tek bir olumsuz oyu bile olmayan falcısı haline geliyorum.

Zaman böyle geçerken ''kelebek falı'' diye bir fal ekleniyor siteye. Onu da öğreniyorum. Büyük bir heyecanla ''kelebek falı bakılır.'' yazıyorum profilime. Bu arada bu baktığım fallar paralı. Her bir kahve fincanı 3 TL, kelebek falı ise 5 TL idi sanırım. Günlük belki 20 tane fincan bakıyorum. En az 10 tane de kelebek falı. Kasada ne kadar biriktiğini siz tahmin edin.

Hele bir kız vardı ki günde 3 kere kelebek falı isteği yolluyordu. Hep aynı şeyi soruyordu; ''Bir gün beni fark edecek mi?'' Üzülüyordum artık, ''yollama bu kadar, sabret ve bekle.'' diyordum ama yine de her gün 2-3 kere fal yolluyordu bana. Daha bunun gibi niceleri.. ''Kocam beni aldatıyor mu?'',''Evimizi ne zaman alabileceğiz?'',''İşe girebilecek miyim?'',''Sınavı kazanabilecek miyim?''..ve daha niceleri.. Üstelik sadece kadınlar da yollamıyor. Bir bakıyorum profilinde 45 yaşında erkek  yazıyor.

Sonra nasıl oldu bilmiyorum, vicdanımın sesini nasıl duyabildiysem artık, kendi kendime dedim ki bir gün; '' Yaa ben bu kadar insanın nasıl hakkına girerim! Ben onlara umut veriyorum.  Sırf  ''Bekle, geri dönecek mutlaka'' dediğim için, burnunun dibindeki mutluluğu kaçırıyor belki adam.

Bu vicdan azabı içimi kavurdu da kavurdu. Nasıl ağlıyorum göreceksiniz. ''Yarabbim affet beni.. Affet..'' diye kıvranıyorum resmen. O kadar insanın hakkı var üzerimde. Kasada biriken paraları kabul etmedim (Hesap numaranızı veriyorsunuz ve parayı o hesap numarasına aktarıyorlar). Ama sadece para olarak hakları yok ki bende, ya çaldığım umutlar.. :(

Ne yaptım biliyor musunuz? Profilime aslında faldan hiç bir şey anlamadığımı, her şeyi kafamdan uydurduğumu ve çok pişman olduğumu. ''Artık fal bakmıyorum, hakkınızı helal edin.'' diye ekledim. Buna rağmen ''Son bir kez daha fal bak, ne olur son bir kez..'' diye fal yollayanlar oldu bana. Onlara da 

"Göklerde ve yerde gaybı Allah 'tan başka bilen yoktur" (Neml Sûresi, Ayet: 65)

"Kahin ve falcıya (yani gaipten haber veren kişiye) inanan kimsenin 40 gün namazı kabul olmaz", "Ona inanan kişi, bana indirileni (kitap ve vahyi) inkar etmiş olur" (Hadis-i Şerif) ayet ve hadislerini yolladım. Sonra bir baktım, üyeliğimi iptal etmişler.

Üzerinden tam 3 yıl geçti..

Ve o günden sonra bir daha ne kimseye fal baktım ne de baktırdım. Vicdanım uzunca bir süre beni rahatsız etti beni ama sonra zamanla eskisinden de huzurlu bir insana dönüştüm. Çünkü biliyorum ki Allah affedicidir. Ve ben fazlasıyla pişman olmuştum. 

İnancınız ne olursa olsun fala inanmadan önce benim yaşadıklarıma bir bakın, öyle karar verin fal baktırmaya. Ayet ya da hadislere inanmıyor olabilirsiniz. Allah'a bile inanmıyor olabilirsiniz. Ama ben bizzat bu işin içine girip çıkmış bir insan olarak anılarımı paylaştım sizinle. Tek bir olumsuz oyu bile olmayan bir falcıydım. Bu ne demek biliyor musunuz? Yüzlerece fal bakıyorum ve 1 tane bile olumsuz oy yok. Her şeyi biliyormuşum gibi sanki. Oysa ki hepsini uydurmuştum ben. O yüzden artık hiç bir falcıya inanmıyorum ya.

Ne diyeyim Allah'ım affetsin. Aklıma geldikçe utanıyorum. Adeta kara bir leke geçmişimde.

Ben de böyle bir insandım işte.

Pişman kızdan sevgilerle..

Beğendiysen paylaş o zaman :)

• Facebook
• Twitter
• Google+
• Pinterest
• LinkedIn